Sabahattin Ali ve Telif Hakları
Bu yazımızın konusu Türk Edebiyatı ’nın en önemli edebi şahsiyetlerinden biri olan Sabahattin Ali. Sabahattin Ali’nin edebiyatın hemen her alanında nitelikli eserler vermiş mümtaz bir şahsiyet olduğunda sanırım tüm edebiyat severler hemfikirdir. Sabahattin Ali’nin eserleri bu kez telif konusuyla gündemde.
Onun şiirleri, şarkılara dönüşmüş, hikayeleri ve romanları her daim okuma listelerinin üst sıralarında yer almıştır. Özetle Sabahattin Ali için Türk Edebiyatının şahikalarından biridir diyebiliriz.
Sosyal medya üzerinde özellikle edebiyatla ilgilenen veya öyle görünen arkadaşlarınızı takip ediyorsanız görmüş olduğunuzu garanti edebileceğim bir fotoğraf canlanıyor zihnimde.
Bir bardak çay ya da tercihen renkli bir kupada buğusu tüten bir kahve ve yanında Sabahattin Ali’nin Kürk Mantolu Madonna’sı.
Fotoğrafı çekildiği kadar çok okunuyor mu? Bu tartışmaya gayet açık bir konu.
Sabahattin Ali Kitaplarının Telif Hakları
Kıymetini Bilemedik
Pekiyi Sabahattin Ali, her zaman bu kadar (özellikle gençler arasında ) revaçta olan, saygı gören bir isim mi olmuştu?
Cevap ne yazık ki Hayır!
Bir zamanlar yurdunda çok fazla baskıya maruz kalmış, fikirleri ve eserleri yüzünden hapis yatmış ve döneminde, devleti yönetenlerle arası hiçbir zaman iyi olmamış bir yazar ve şairdi. Eserleri yıllarca yasaklı kalmış bir yazardı.
Ülkemizin genel zaafı olan “kıymeti sonradan anlamak kusuru” ne yazık Sabahattin Ali için de geçerliydi.
Sabahattin Ali ’nin yeniden tartışma sebebi olması ise edebiyatın özünden çok uzak bir konu yüzünden oldu.
Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’ndaki ilgili madde Sabahattin Ali ismini yeniden Türkiye’de gündeme getirdi.
Fikir ve Sanat Eserleri Kanunundaki Madde Ne Diyor?
“Koruma süresi eser sahibinin yaşadığı müddetçe ve ölümünden itibaren 70 yıl devam eder (Ek cümle: 21/2/2001 – 4630/16 md.) Bu süre, eser sahibinin birden fazla olması durumunda, hayatta kalan son eser sahibinin ölümünden itibaren yetmiş yıl geçmekle son bulur.”
Sabahattin Ali’nin Yayın Hakları Gerçekten Sona Erdi Mi?
Sabahattin Ali ’nin yayın hakları konusundaki esas kıyamet yazarın kitaplarının 1948 ile 1965 yılları arasında yasaklanmış olması. Bir diğer önemli nokta ise yazarın ölüm tarihi 1948 olmasına karşın, devletin resmi kayıtlarda 1953 yılı olarak görünmesi.
Yayınevlerinin Sabahattin Ali Savaşı
Ölümünün üzerinden 70 yıl geçti ve olanlar oldu. Türkiye’deki pek çok yayınevi onun kitaplarını yayımlamaya başladı. Bazı yayınevleri telif tarihi dolar dolmaz kitapları satışa sundular. Bu durum yayınevlerinin kitapları basmaya daha önceden başladıklarını gösteriyor. Bu da tabi olarak tartışmaları beraberinde getirdi.
Bazı küçük çaplı yayınevleri içinde bulundukları ekonomik krizi atlatmak için bu durumu bir avantaj olarak değerlendirmek istemiş olmaları kuvvetli muhtemel ve bu anlaşılabilir. Daha büyük çaplı yayınevleri de tabi ki pastadan kendi paylarına düşeni almak istemekte haklılar. Şahsi kanaatim belli bir özen seviyesi tutturulduğu takdirde Sabahattin Ali, ne kadar çok okunursa o kadar iyidir.
Günümüze kadar Sabahattin Ali’nin kitaplarını Yapı Kredi Yayınları basmaktaydı. Ve adeta onun basılan kitaplarının klasik olmuş görselleriyle her zaman hatırda kalmayı başaracaklar.
Yayınevlerinin Sabahattin Ali Kitaplarındaki Kapak Tasarımları
Yapı Kredi Yayınları
Şimdi, diğer bazı yayınevlerinin bastığı Sabahattin Ali kitaplarına ve onların bizi karşılayan ilk yüzü olan kitap kapaklarına göz atalım.
Doğan Kitap
Bilgi Yayınevi
Epsilon Yayınevi
Ayrıntı Yayınları
Everest Yayınları
Burada yer veremediğimiz pek çok yayınevi yazarın kitaplarını bastı. Yer verdiklerimizden ise kimi çok beğenildi, kimi tepkiyle karşılaştı. Sizin fikriniz nedir? Yazının altındaki yorum bölümüne fikirlerinizi iletebilirsiniz.
Bugünlerde Türkiye’deki en büyük market zincirlerinden biri de Sabahattin Ali kitabı satacağını duyurdu. Gerçekten ilginç bir gelişme. Onlarca gıda, mefruşat ve züccaciye ürünü arasında onun kitaplarını görmek size ne hissetirecek ey kitap sever! Bunu bir düşünün.
İlginizi Çekebilir : Türk Edebiyatında Gözden Kaçan Ama Okunması Gereken Romanlar
İşten, okuldan arta kalan kıt zamanınızda, sosyal medyada gezinen gerekli, gereksiz bu kadar popüler kültür malzemesi arasında sanat, felsefe ve edebiyata zaman ayırıp bu yazıyı okuduğunuz için sizi ayakta alkışlıyor ve teşekkür ediyorum.
Hürmetler. Esenlikler dilerim.