2020 Yılının Son Kitap Tavsiye Listesi

2020 yılının son kitap tavsiye listesi… İşte yine evde fazlaca kaldığımız günlere döndük. Daha önce karantina günlerini daha kolay geçirebilmemiz için çeşitli kitap tavsiye listeleri paylaşmıştık. Bu zorlu günler için imdada yetişecek çok az yardımcıdan biri de pek tabi kitaplardır.

Yine felsefe ağırlıklı olmak üzere, tüm zevklere hitap edebilecek, nitelikli bir kitap tavsiye listesi hazırladığımızı düşünmekteyiz. Bu kez farklı olarak her kitabın sonuna kitapla ilgili naçizane (bir okur gözüyle) yorumlar ekledim, umarım faydalı olur ve bir okur gözünden size fikir verir. Keyifli okumalar.

 

 

 

2020 Yılının Son Kitap Tavsiye Listesi

 

Platonculuk

 

2020 Yılının Son Kitap Tavsiye Listesi

Platonculuk – Vincent Descombes | 2020 Yılının Son Kitap Tavsiye Listesi

 

Yazar: Vincent Descombes

Yayınevi: Doğubatı

 

“Kendinden daha bilgin olmak, aynı zamanda kendinden daha cahil olmaktır ve öğrenmek anımsamak demekse, aynı zamanda unutmadan nasıl öğrenilebilir?”

Platon

 

Descombes’un sözleriyle, Platon’u okumak, her felsefeci için, “bütün filozofların felsefesini, bizatihi felsefeyi” okumaktır.

Diyaloglar ’da takipçisi olunacak bir doktrin değil, diyalektik sanatının alıştırmaları izlenmelidir. Zira Platon’un anladığı anlamda diyalektik, ayırımlar koyma sanatıdır, bu ayırımlar olmadı mı çelişkiye düşeriz. Bu anlayışla yola koyulan Descombes, Platonculuğun özlü bir tanımından ve tarihinden sonra, suret ve ikiz, bir ve çok, aynı ve başka, oluş ve idealar teorisi gibi zorlu Platoncu sorulara cesaretle dalarak KratylosParmenidesSofistPhilebosPhaidon diyalogları arasında ustalıkla dolaşırken bizi Platon düşüncesiyle derinlemesine tanıştırıyor.

Platon’un bu diyaloglarında neyi arıyoruz? Platonculuk etiketi taşıyan bir doktrini mi? Koyré’nin dikkat çektiği üzere, “modern okur bütün bu karmaşık yollardan tatminsiz soracaktır: Madem Sokrates ’in, Platon’un mükemmelen vakıf olduğu bir doktrini var, neden bata çıka ilerlemek yerine bunu basitçe ve açıkça sunmuyor?”

Oysa kendi düşüncesinin, hep diyalog halinde, eleştirel derinleştirilmesi Platon’un felsefesinin bütün gelişimine damga vurur. Bu bakımdan Diyaloglar ’da kendi savlarında durup kalmış bir doktrin değil, problemleri ve kavramları sürekli yeniden ele alarak sonuna kadar götüren bir hareketle karşılaşırız.

 

Kitapla İlgili Kişisel Görüş: Platon Felsefesine başlamak için iyi bir kitap olduğu söylenemez. Bu kitaptan faydalanabilmek için Platon ve felsefesi ile ilgili en azından temel bir bilgi seviyesinde olmanız gerekir. Platonculuk tarihinden bahseden bu kitapta zaman içerisinde Platon’un fikirlerinin farklı filozoflar tarafından nasıl anlaşıldığı ve değerlendirildiği çok güzel bir şekilde incelenmekte. İçerisinde tespit olmayan tek bir cümle dahi yok neredeyse. Özetle Platon felsefesi ve Platonculuk hakkında merakınız varsa bu kitap ilaç gibi…

 

İlginizi Çekebilir: Platon’un Felsefi Görüşü ve Siyaset

 

 

Homo Narrans

 

2020 Yılının Son Kitap Tavsiye Listesi

Homo Narrans – Prof. Dr. İsmail Gezgin | 2020 Yılının Son Kitap Tavsiye Listesi

 

Yazar: Prof Dr. İsmail Gezgin

Yayınevi: Redingot Kitap

 

İnsanın uğraşı, kendinin inşasıdır, tamamlanma ve bütünlenme gailesi.

İnsan, konuştukça konuşlanır, konar ve yerleşir. Dille kaybettiğinin yerine, yine dille yenisini ikame etmeye çalışır. Ulaşmayı amaçladığı hep geride bıraktığıdır. Binlerce yıllık bu kimlik inşası, insanın hayvan bedenine giydiği mana dünyasını oluşturarak onu rasyonel örgütlü bir toplumsal varlığa dönüştürür.

Homo narrans, doğadan yonttuğu harflerden kurduğu metinlerle ve ölümlülüğünün üzerine giydiği ölümsüz simgesellikle, minik parçalardan oluşan büyük öyküler yaratıcısıdır.

Mitler, doğanın bir parçası olarak çevresiyle etkileşiminin insandaki dilsel yansımalarıdır, onun doğa üzerinde kurmaya çalıştığı hakimiyetin öyküleridir. Bu anlamıyla mitler, insanın kendini inşasında kullandığı, kendisi tarafından yaratılan yapı taşlarıdır. İnsan nedir? sorusuna verilecek yanıtların toplamıdır.

İnsan kendi anlatısıdır; onun bedeni, dünyası, yaşamı ve kültürü hem ürettiği hem de içinde rol aldığı mitler ve masallarda varlık bulur.

İçinde yaşadığımız, baştan sona dille ve dilde inşa edilmiş bir Homo sapiens dünyasıdır. Senaryosunu kendi yazdığı bir yaşamı ölmek istemeden yaşayıp ölen insan, hem yaşamına hem de katlanamadığı ölüme anlam yükleme çabasıyla dilin ipine sarılarak kendini anlatıların kör kuyularına bırakmıştır. Belki de bu yüzden Homo sapiens bir Homo narrans’tır yani hikaye anlatan insandır.

İnsan niçin hikaye anlatır? sorusunun binlerce yıllık izini süren bu kitap, mitler ve masallar eşliğinde okuyucuyu heyecanlı bir yolculuğa çıkarıyor.

 

Kitapla İlgili Kişisel Görüş: Kitabın derdi aslında insanlığın neden kendini ifadeye mecbur olduğunu anlatmak ve bunu gerçekten muazzam bir şekilde başarıyor. Bu kitabı aldığınızda dünyada bulunan çok farklı olduğunu düşündüğünüz insan gruplarının, milletlerin, ülkelerin davranış biçimlerinin aslında tek bir köke, tek bir sebebe dayandığı ortaya çıkıyor. Bize mitler, masallar aracılığı ile insanlık tarihi anlatılıyor…

 

 

İrade Terbiyesi

 

İrade Terbiyesi - Jules Payot | 2020 Yılının Son Kitap Tavsiye Listesi

İrade Terbiyesi – Jules Payot | 2020 Yılının Son Kitap Tavsiye Listesi

 

Yazar: Jules Payot

Yayınevi: Kapı Yayınları

 

İrade Terbiyesi, tüm zamanların en çok farklı dile çevrilen kitapları arasındadır.

Yazıldığı dönemde hayli ses getirmiş ve kısa sürede baskı üstüne baskı yapmıştır.

Cemil Meriç: “Disiplin içinde çalışmayı bu kitaptan öğrendim” der onun için.

Ali Fuat Başgil ise şu sözleriyle onun değerini pekiştirir: “Mösyö Girard bize bir kitap tavsiye etti ve mutlaka okumamızı söyledi. Bu, Aix-Marseille Üniversitesi rektörü Jules Payot’un İrade Terbiyesi adlı kitabıydı. Ertesi gün şehre inerek kitabı aldım, ihtiyar bir meşenin dibine oturarak okumaya koyuldum. Okudukça, içimde özlem ve pişmanlıkla karışık, belli belirsiz bir acı duymaya başladım. Kendi kendime, ah bu kitap on sekiz, yirmi yaşlarımdayken elime geçmeliydi, böyle bir kitabı okumakta geciktiğim için üzülüyordum.”

Fransızca aslından yapılan elinizdeki bu özgün ve titiz çevirisiyle İrade Terbiyesi, böylece Türk okurunun hak ettiği niteliğe kavuşmuş oluyor.

 

Kitapla İlgili Kişisel Görüş: Kişisel gelişim kitaplarından hiç haz etmem lakin bu kitap kişisel gelişim diye adlandırılan bir kitap olmaktan fersah fersah uzakta bir yerde duruyor. Güzel bir yol gösterici. Zaten kitabın tanıtım bültenin de üstatların kitap ile ilgili söyledikleri, bu kitabı okumak için yeterli referanslardır.

 

 

Ernst von Aster’in Ders Notları : Felsefe Tarihi İlkçağ ve Ortaçağ

 

Ernst Von Aster - Ernst Von Aster'in Ders Notları

Ernst Von Aster – Ernst Von Aster’in Ders Notları | 2020 Yılının Son Kitap Tavsiye Listesi

 

Yazar: Ernst von Aster

Yayınevi: Sentez Yayım

 

Ernst von Aster ’e göre; felsefede derinleşmek isteyen, felsefe tarihi ile uğraşmak zorundadır.

‘’Felsefe Tarih’’ siz Felsefe olmaz.

Felsefe tarihi, bir takım olayları, bir takım hayat hikayelerini, bir takım görüşleri artarda sıralamak değildir. Felsefe tarihi, felsefe problematiğinin gelişmesini gösterir ve bu gelişmenin mantıksal düzenini kavrar.

Bunun içindir ki, felsefe tarihinin kendisi de bir felsefe disiplinidir.

Felsefe tarihi bize, felsefenin ne olduğunu, insan bilinç ve kültürünün gelişmesinde felsefenin ne gibi yeri olduğunu gösterir. Bununla da felsefe tarihi, felsefe üzerine felsefe yapmak olur.

Felsefe ise, evreni bir bütün olarak kavramak için yapılan bir denemedir. Gerçek felsefe, bir konuşma, bir soru cevaptır; cevabı daima en derin yerinden yakalayıp çürütmek isteyen bir şüphedir.

Felsefe konularındaki sorunlar, hiç de sonu gelen, kanıtlanmış sorunlar değildir. Bunlar doğru çözümü bulunmayan, bizi daima birçok mümkün çözümlerle karşı karşıya bırakan sorunlardır. Bunlardan biri varlık kavramıdır. Bir şey niçin vardır? Bilinç niçin vardır? Bilincimizin özü nedir? BenEvren, Süje

– Obje, İnsan – Eşya arasındaki zıtlık ilişkisi nedir? İnsan nedir? İnsan nedir sorusunu, “İnsan, kendi kendini sorun yapmaktan asla vazgeçmeyen varlıktır.” diye cevaplar; Ord. Prof. Ernst von ASTER.

 

Kitapla İlgili Kişisel Görüş: Felsefe Tarihi için iyi bir başlangıç kitabı olabilir. Ders notları olması hasebiyle bir topluluğa hitap tarzında kaleme alınmış ve bu da anlatımı daha akılda kalıcı yapıyor. Filozoflar ve felsefe akımları ile ilgili çok önemli noktalara değiniyor ve başlangıç için güzel bir temel atmanızı sağlayabilir.

 

 

Platon Düşüncesinde Tekhne  Sanat ve Felsefenin Ortak Kökeni Üzerine Bir İnceleme

 

Oğuz Haşlakoğlu - Platon Düşüncesinde Tekhne

Platon Düşüncesinde Tekhne – Oğuz Haşlakoğlu | 2020 Yılının Son Kitap Tavsiye Listesi

 

Yazar: Oğuz Haşlakoğlu

Yayınevi: Sentez Yayım

 

Platon, Politeia (Devlet) diyaloğunda psukhê’de (psyche, nefs) söz konusu bir “sahne değiştirme” (periakteon) fiili olarak betimlediği felsefe (philo-sophia) faaliyetinin, metin üzerinden mümkün bir muhakemenin konusu olamayacağını, hem diyaloglarının tümüyle sahne ekseninde bir oyun senaryosu oluşunda hem de doğrudan mektuplarında çok açık bir biçimde ortaya koymuştur.

Buna rağmen, Aristoteles ’ten başlayarak günümüze dek ‘felsefe’, tümüyle zihinsel kurguda bir kavramsal yorum olarak anlaşılmaktan ve tanımlanmaktan kurtulamamıştır.

“Platon Düşüncesinde Tekhne” bir kitap olarak Platon düşüncesinde fiil esasında belirlenen philosophia ’nın, sanatın kökeninde yer alan sözcük olan tekhne esasında ve ustası sophos (bilge) ekseninde nasıl tanımlandığını ortaya koymak amacıyla, diyalogları şimdiye dek yapıldığı gibi yazarının oluşturduğu kendi iç yapısının kuruluş ilkesini hiçe saymak yerine, aksine temel alarak, muhatap düzeyleri bakımından tasnif eden ve mevcut diğer tasnif ölçütlerinden (zaman sırası, tarz ölçümü vs.) oldukça farklı bir okuma önerisi sunuyor. Sonrasında ise elde edilen bu yeni ölçüt üzerinden, Platon sonrası düşünce tarihinin dönüm noktalarının, sanat ve felsefe ortak eksenindeki kavramlar temelinde eleştirel bir yorumunu yapıyor.

Sırasıyla; Aristoteles’te katharsis (arınma), Kant’ta Erhaben (yüce), Nietzsche’de Rausch (coşku) ve Heidegger’de alêtheia (saklı olanın açılması olarak hakikat) üzerinden sanat ve hakikat bağlamında bir düşünce tarihi eleştirisi hattı oluşturuyor.

Son kısımda ise sanat ve felsefenin günümüz sanatı içindeki anlamına yönelik bir adım olarak, sanatı Kant’tan sonra estetik düşüncede kabul edilen yönde biçimsel değil içeriğindeki kurucu mimetik fiil temelinde anlayan bir yaklaşım incelenerek ortaya konuluyor.

 

Kitapla İlgili Kişisel Görüş: Oğuz Haşlakoğlu, Platon üzerine Türkiye’deki en donanımlı akademisyenlerden biri ve genel geçer Platon okumasından farklı bir Platon okuması ve farklı görüşleri mevcut ya da Platon’u herhangi bir başka filozofu işin içine katarak yorumlamaya sıcak bakmıyor diyebiliriz.

Bu kitap da yine bir başlangıç kitabı değil fakat felsefeyle ilgili olanlar için Platon ve onun felsefesi hakkında farklı kapılar açacak, belki de bu kitap ışığında Platon’un tüm diyaloglarını yeni baştan okuma zorunluluğu hissedeceksiniz.

 

 

Tristram Shandy Beyefendi’nin Hayatı ve Görüşleri

 

Laurence Sterne - Tristram Shandy Beyefendi'nin Hayatı ve Görüşleri

Tristram Shandy Beyefendi’nin Hayatı ve Görüşleri – Laurence Sterne | 2020 Yılının Son Kitap Tavsiye Listesi

 

Yazar: Laurence Sterne

Yayınevi: Yapı Kredi Yayınları

 

Okumamış olan var mı Tristram Shandy ‘yi? Böyle kötü kötü yetişmiş olabilir mi?

James Boswell, 1760 baharında böyle yazıyordu: Sterne’in komik romanı Tristram Shandy, çıkar çıkmaz muazzam bir övgü ve biraz da şaşkınlıkla karşılanmış, yirmi yıl önce Samuel Richardson’ın Pamela’sının doğurduğundan daha ateşli bir edebiyat tartışmasına yol açmıştı.

Sterne de bir yıl sonra şunları yazacaktı: “Şehrin bir yarısı kitabıma ağır hakaretler ediyor, öteki yarısı göklere çıkarıyor; işin hoş yanı, hem hakaret ediyor, hem atın alıyorlar.”

Gerçekten de, ilk iki cildinde kahraman-anlatıcının kendini dünyaya getirmeyi bile başaramadığı bir romana ne denebilir? Öyle bir anlatıcı ki bu, kendini savaş oyunları oynamaya adamış amcası Toby ve yazarın bir otoportresi olan Vaiz Yorick gibi karakterler dururken, ilgimizi “okumayı güneş gibi aydınlatır” dediği bir dizi sapmay(l)a, konu dışına çıkış(l)a çekiyor.

Tristram Shandy’nin özgünlüğü -ve tabii ki “edepsiz”liği- hayranları gibi “muarız”larını da hemen buldu karşısında: Orhan Pamuk’un, Nuran Yavuz’un yoğun emeğinin ürünü bu çeviri için yazdığı sunuşta belirttiği gibi, “Sezgileri, nükteleri, vecizeleri, taşı gediğine koymasıyla İngiliz edebiyatının en zeki yazarlarından biri olan Samuel Johnson bile o kuralcı öğretmen yanıyla elinizdeki bu romana sabırsız bir anlayışsızlıkla yaklaşmış ve ‘Tuhaf olan hiçbir şey kalıcı olamaz,’ demişti, ‘Tristham Shandy kalıcı olmadı.”

Ama Tristram Shandy, Johnson’ın bu kasvetli hükmünü yalancı çıkardı: Nerdeyse yüz kırk yıldır pek çok dilde okunuyor. Artık Türkçede de okunacak: Okumayacak olan var mı Tristram Shandy’yi? Böyle kötü yetişmiş ölümlü olabilir mi?

 

Kitapla İlgili Kişisel Görüş: Aslında kurgu kitaplarla ilgili yorum ve yönlendirme yapmak konusunda genel olarak çekimserimdir ancak bu kitabı sabırla okursanız size gizli bir hazine ve keyif vaat ediyor ama dediğim gibi gerçek edebiyat sabır istiyor.

 

 

Tekvin

 

2020 Yılının Son Kitap Tavsiye Listesi

Tekvin – Arif Ergin | 2020 Yılının Son Kitap Tavsiye Listesi

 

Yazar: Arif Ergin

Yayınevi: Doğan Kitap

 

Gizemli bir tablo… Yeryüzünün efendilerine rağmen kurulmuş bir ülke… Ve bu ülkenin kaderi üzerinde oynanan büyük oyun…

İşadamı Hakan Turan ’ın hayatı, manevi kız kardeşi Melek’in kaçırılması ile bir gecede altüst olur. Kız kardeşinin izini süren Hakan, kendini paranın kadim efendileri arasındaki bir savaşın ve yıllar önce gerçekleşmiş cinayetlerle kurgulanmış bir bilmecenin tam ortasında bulur. Tüm ülkeyi kaosa sürükleyen bu sırrın anahtarı Osman Hamdi Bey ’in gizemli bir tablosundadır. Mihrap ismiyle de bilinen Tekvin’de…

Biz, Yeni Dünya Düzeni’ni yeraltının derinliklerinde karanlık bir mağara gibi tasarladık. Bu mağaranın bir ucunda, içeri ışık süzülen bir boşluk var. İnsanların sırtlarını ışığa çevirdik. Onları kollarından, boyunları ve bacaklarından zincirlerle bağladık. Öyle ki sadece karşılarındaki karanlık mağara duvarını görüyorlar. Işıkla aralarından bir sürü nesne geçiyor ve ışık bu nesneleri mağaranın duvarına gölge olarak yansıtıyor. İnsanlar, nesneleri değil, sadece onların duvara yansıyan gölgelerini görebiliyorlar.

 

Kitapla İlgili Kişisel Görüş: Dan Brown seviyorsanız ve Osman Hamdi Bey adını duymuşsanız kesinlikle okumalısınız…

 

 

2 Comments

  1. Mehmet Y.

Reply

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.