Pablo Picasso ‘nun Hayatı ve Eserleri

Pablo Picasso kimdir? Abartılıdır evet ama bu abartıları sanatı sayesinde affedilebilir. Onun sanatı karşısında kafanızı çevirmeniz mümkün değildir. İşte o sanatın sahibidir, Pablo Picasso.

Sanat hakkında konuşmaya çalışınca da hangi Picasso hakkında konuştuğunuza karar vermelisiniz. Zira onu tanımlayacak birçok dönemi mevcut ve hepsinde de gerçekten çok iyi.

Kübizmin çığır açan mucidi mi?

1920 ‘li yılların neoklasik ressamı mı?

Yoksa 1940 ‘ların siyasi ressamı mı?

Pablo Picasso ’yu anlamaya çalışmak için ona kübist portrelerinden birine baktığınız gibi bakmalısınız. Tıpkı ki Kübizmde de çoğu kez profilden bir yüzün iki yanını da gördüğünüz gibi, Picasso ’da da ressamın her yanını aynı anda görmeniz gerekir.

Pablo Picasso ‘nun yapmış olduğu kendi portresi -1907 | Pablo Picasso Kimdir? Picasso ‘nun hayatı ve Eserleri

Pablo Picasso Kimdir? Picasso’nun Hayatı ve Eserleri

Üstün Yetenekli Bir Çocuk

Picasso azametli ve uzun bir isme sahipti. Tam 16 tane adı vardı. Ne kadar da İspanyol değil mi? Babası Jose Ruiz bölgesel bir müzenin küratör olarak çalışıyordu. Aynı zamanda bir ressamdı ama çok yetenekli sayılamayacak bir ressam. Ama bu parlak olmayan ressam, oğlu Pablo ’ya resim yapmayı öğretti. Hem de ne öğretmek, ya da hem de ne öğrenmek desek daha doğru olacak sanırım. Pablo Picasso 12 yaşına geldiğinde onun yeteneğini öylesine geride bırakmıştı ki bütün fırçalarını ona devretti ve bir daha asla resim yapmadı Jose Ruiz.

Picasso Adı Aslında Hiç Olmayabilirdi

Pablo Picasso daha sonra resimlerini babasının adı yerine annesine bir selam olarak annesinin adıyla imzalamaya başladı. O meşhur Picasso adı annesinden gelmektedir. Picasso, 13 yaşındayken 20 yaşındakilerin bulunduğu bir sanat okuluna kayıt olmuştu. Madrid ‘deki akademilerde bir süre okuduktan sonra Paris ‘e taşındı. Fransızca konuşamadığı ve meteliğe kurşun attığı için güç bela yaşamını sürdürdü. Az yiyor ve virane apartmanlarda arkadaşlarıyla birlikte kalıyordu.

Pasaklı Dahi Pablo Picasso

Sonunda yeni sevgilisi Fernande Oliver ’in yanı sıra, bir köpek, bir kedi, fare koleksiyonu ve küçük bir maymun ile birlikte kendi apartmanına çıkmayı başardı. Picasso hayvanları severdi ama onlara pek baktığı söylenemezdi.

NOT: Pasaklı olan Picasso kağıt, makbuz, tuval, boş şişe ve ekmek kabuğundan oluşan yüksek tepeler arasında çalışır ve yaşardı. Köpekler, kediler, fareler ve hatta küçük bir maymundan oluşan bir de koleksiyonu ile beraber.

Pablo Picasso ’nun Mavi Dönemi

Picasso birkaç yıl mavinin ağırbaşlı tonları ile resimler yaptı. Bu dönem daha sonra onun “mavi dönemi” olarak bilindi. Ve arkasından da biraz daha neşeli “pembe dönemi” geldi.

Yıllarla birlikte çizgileri daha cüretkâr bir hal aldı. Figürleri  betimlemek için ovaller üçgenler ve daireler gibi basit şekiller kullanmaya başladı. Tam da bu günlerde Picasso, Afrika sanatı ile tanıştı ve tören maskesinin güçlü biçimleri cesurca soyutlamaları onu mest etti. Geometrik soyutlama ve Afrika maskeleri, 1907 sonlarından itibaren devrimci bir resim anlayışıyla bir araya geldi.

The Old Guitarist, 1903 – Pablo Picasso

Pablo Picasso – Mavi Dönem – Şair Sabartes ‘in Portresi

İlginizi Çekebilir: Pablo Picasso’nun Mavi ve Pembe Dönemleri

Avignonlu Kadınlar

Adını Barcelona yakınlarındaki Avignon genelevinden alan, ‘Avignon’ lu Kadınlar – Les Demoiselles d’Avignon’.

Resim kendilerini incelesinler diye müşterilere sunan, beş fahişeyi gösterir Avignon ’lu Kadınlar sert köşeli şekillerden oluşur. Bir göğüs sivri uçlu bir üçgendir. Bacak ise çıkıntılı bir blok. Kadınlardan bir kaçının yüzleri Afrika maskelerine benzer.

Pablo Picasso – Avignonlu Kadınlar (Les Demoiselles d’Avignon)

Picasso ‘nun en ateşli destekçileri bile resim karşısında şaşırıp kalmıştı. Onu en beğenen eleştirmenlerden biri olan Ambrose Vollard ise onun “bir delinin eseri” diye tanımladı.

Şimdi o resmin yapılmasının üstünden bir yüzyıl geçmesine rağmen zamanımızın modernize ettiği gözler için bile resim zorlayıcı bir karaktere sahiptir.

Picasso, nü kadın resimleri yapmanın bütün geleneğini sorguluyor, kasıtlı olarak güzellik ikonlarının akla getiriyor sonra da onları yıkıyor.

Pablo Picasso ve Kübizm

Les Demoiselles d’Avignon, Picasso ‘nun bir sonraki sanatsal dönemine giden yolu işaret etti. 1908 yılının sonbaharında o ve arkadaşı Georges Barque, Sonbahar Salonuna perspektifi tümüyle göz ardı eden sujeleri parçalayıp, çoklu yassı yüzeylere koyan birkaç resim teslim ettiler.

Henri Matisse bu resimlerin sadece küçük küplerden oluştuğu yolunda ki küçümseyici eleştirisi yeni doğan bir sanat akımının da adını koymuş oldu. Kübizm doğdu.

Kübizm ’de süjeler parçalanır ve geometrik biçimler halinde yeniden bir araya toplanır. Hiçbir bakış açısına öncelik tanınmadığı için bir nesne önünü ile yanına aynı anda görebilirsiniz.

Kübizm, çok geçmeden modern sanatın ilk ‘izm’i oldu. Pek çok ressam bu tarzın amaçlarını ve yaklaşımlarını hararetli şekilde tartıştı. Kısa sürede bu tarzda öyle kurallar ve entellektüel anlamlar yüklendi ki Picasso bunların pek azını onaylıyordu.

Picasso ve Kadınlar

Bu arada Fernande pis yuvalarından uzaklara sürüklenmişti ve Picasso Eva dediği Marcelle Humbert ile bir ilişki başlattı. I. Dünya Savaşı’nın çıkışı onu ressam çevresini darmadağın etti. 1916’da Eva veremden ölünce, Picasso ’nun hem hayatı hem eserleri daha kasvetli bir hal aldı.

Ertesi yıl Picasso, Ballets Russes için dekor ve kostüm tasarımı yaparken Rus dansçı Olga Koklava ’ya aşık oldu. 1918 ‘de evlendiler. Savaşın sona ermesi ve Olga ’nın hamileliği Picasso da bir gelenekçilik arzusu doğmasına yol açtı. Picasso artık bir erkek çocuğun babasıydı.

Bir neoklasik döneme girerek annelere ve çocukların olduğu sahneler ve Grek mitolojisinden imgeler resmi etti. Ancak 1920 ‘lerin ortasında Olga ile ilişkileri bozuldu. Bu ilişki artık bir dizi öfke nöbeti ve mizansen halini almıştı. Onun yerine Marie- Therese Walter adlı bir Fransız kadınla yeni bir ilişkiye başladı. Bu ilişkiden de Maya adında bir kızı oldu. Ama bu 1936 ‘da Dora Maar adlı yetenekli bir fotoğrafçının peşine düşmesini engellemedi.

Pablo Picasso ‘nun Guernica Tablosu

Pablo Picasso 1931 ‘de İspanyol Cumhuriyeti ‘nin kuruluşunu kutlamıştı. 1936 ‘da İspanya iç savaşı çıkınca ümitsizliğe kapıldı. Özellikle de milliyetçi kuvvetler onun memleketi olan Malaga ‘yı kuşatınca neredeyse bunalıma girdi.

Nisan 1937 ‘de savunmasız Guernica Köyü dalga dalga gelen ve yangın çıkaran bombaların denendiği bombardıman uçaklarının saldırısına uğradı. Bu saldırı tüm Avrupa ’da olduğu gibi Picasso ’da da derin bir şok yarattı.

Picasso birden kendini iyi ile kötü arasında temel bir savaşın ortasında buldu. Daha önce ondan Paris uluslararası sergisinin İspanyol pavyonu için büyük bir duvar resmi yapması istemişti O da bombardımanın dehşetini betimlemeye karar verdi.

Bu betimlemenin sonucu muhteşem Guernica tablosuydu.

Yaklaşık 3 buçuk metreye 7.75 metre siyah beyaz ve gri resim kasıtlı olarak tasarlandığı şekliyle akıllara gazete fotoğraflarını getirir ve neredeyse bir belgesel niteliği taşır.

Pablo Picasso – Guernica Tablosu

İlginizi Çekebilir: Picasso ‘nun Guernica Eseri Hakkında Bilmeniz Gereken 8 Şey

Ağlayan kadınlarla çevrili bir asker parçalara ayrılmış bir heykel gibi kırık dökük halde yerde yatar. Yaralı bir at çığlık atar ve tehdit edici bir boğa soldan yaklaşır. Hepsinin üstünde bir elektrik ampulü her şeyi gören göz gibi parlar. Bu resimde umut kendine küçükte olsa yer bulmuştur. Bir kadın elindeki mum ile yere düşmüş askerin yanında büyümüş küçük bir çiçektir bu resimde umut figürleri.

Picasso, Guernica ile insanı ızdırabını bütün gerçekliği ile resmetmek için modernizmin bütün tekniklerinden yararlanarak Francisco Goya ‘nın mirasçısı olmuştur adeta.

Hayır. Siz Yaptınız!

Savaş sırasında Paris ’te kalmayı seçen Picasso, Paris ‘in Almanlar tarafından işgal edilmesinden sonra stüdyosunda neredeyse Alman askerlerle beraber çalışmaya başladı. Picasso onlara hediye olarak Guernica ‘nın kartpostal reprodüksiyonları verdi. Efsaneye göre Alman büyükelçi kartpostalı almış ve dudak bükerek:

“Bunu siz  yaptınız öyle mi Bay Picasso?”

“Hayır” demiş Picasso. “Siz yaptınız!”

Tabii bu sadece bir efsane.

Picasso bu Alman işgalinden sağ çıkmayı başardı ve II. Dünya Savaşı ‘nın sonu kendisinin Paris ’te ününün artmasına vesile oldu.

Dişi Keçi – La Chevre

Picasso ’nun son yılların üslubu çeşitlilik gösterir. Hem siyasi resimler hem kübist resimler hem de neredeyse Matisse gibi renkli peyzajlar yaptı.

En çok akılda kalan işlerinden biri de ‘Dişi Keçi – La Chevre’ adlı gebe keçi heykelidir. Aralarında mukavva, alçı, kırık sürahiler ve karın içinde yıpranmış bir sepetin bulunduğu, atılmış malzemeden imal edilen eserin kendine has bir havası ve doğruyu söylemek gerekirse bir komikliği vardır, hem de küstah görünür.

Pablo Picasso – Dişi Keçi

Sanata Etkisi

Pablo Picasso, 1960 ‘ların sonuna kadar dikkat çekecek derecede sağlıklı ve enerjik kaldı. 1973 ‘te kalp yetmezliğinden öldü. Sarsıcı bir çalışma azmi vardı. Geride 1900 resim, 3200 seramik, 7000 çizim, 1200 heykel, 30000 grafik çalışma bıraktı.

Rönesans ’ta Leonardo da Vinci’nin sanat üzerinde bıraktığı etki ne ise modern zamanlarda sanat üzerinde yarattığı etki budur demek sanırım abes olmaz. Ondan sonra gelen tüm sanatçılar olumlu ya da olumsuz yönde ondan etkilendiler.

Pablo Picasso ‘nun Bazı Ünlü Tabloları

Girl Before A Mirror, 1932 | Pablo Picasso

Three Musicians, 1921 | Pablo Picasso

The dream (Le Reve) | Pablo Picasso

The Weeping Woman, 1937 | Pablo Picasso

Family of Saltimbanques, 1905 | by Pablo Picasso

Pablo Picasso ‘nun birbirinden ilginç eserlerini ve 50.000 ‘den fazla dünyaca ünlü sanat eserini yüksek çözünürlükte görüntüleyebileceğiniz internet sitesi, Chicago Sanat Enstitüsü (AIC) tarafından ücretsiz kullanıma açıldı. İnternet sitesine buradan ulaşabilir ve ilgi duyduğunuz ressamların sanat eserlerini inceleyebilirsiniz.