Rönesans Sanatının Özellikleri
Avrupa’da Antik Yunan ve Roma medeniyetine ait unsurların ön plana alınarak sanat, edebiyat ve bilimde 15 ve 16.yy ilk yarısında gerçekleştirilen büyük gelişme Rönesanstır. Rönesans, kelime anlamı olarak yeniden doğuş anlamına gelmektedir. Fransızca olan bu kelime aslında İtalyanca Renecita kelimesinden türemiştir.
Sanata ilgili biriyseniz bir sanat eseri gördüğünüzde ya da hakkında araştırma yaptığınızda;
Bu sanat eseri, Rönesans Döneme ait…
veya Bu sanat eseri, Yüksek Rönesans Döneme ait…
gibi cümle girişleriyle karşılaşırsınız. Yüksek ihtimalle, o eserin hangi özellikleri sayesinde bir Rönesans dönemi eseri olarak kabul edildiğini düşünürsünüz. Bu içeriğimizde işte bu düşüncelerinize cevap vermek amacıyla Rönesans Sanatının Özellikleri üzerinde duracağız. Bir sanat eseri hangi özelliğinden dolayı Rönesans Dönemine aittir? Rönesans Sanatına ait önemli eserler hangileridir? Rönesans Sanatı ve Barok Sanatı arasındaki farklar nelerdir? gibi sorulara cevap arayacağız.
Rönesans Sanatının Özellikleri
Rönesans Dönemine Bir Bakış
Orta çağ, yüzyıllar boyunca Avrupa ’nın kilise baskısı altında yaşadığı bir çağ olmuştu. Kilisenin yoğun etkisi altında ki Avrupa, Yunanlıların ve Romalıların taşıdığı sanat anlayışını görmezden geldi. Yunan ve Romalıların pagan inanışında olmasının şüphesiz bunda etkisi büyüktü.
Kilise orta çağ boyunca ruhsal olanı büyüttü, yükseltti tensel ve insani olanı ise göz ardı etti.
Daha sonra 14′ üncü yüzyılın ilk yarısında, döneminin en büyük bilgini sayılan İtalyan şair ve Latince öğretmeni Francesco Petrarca, yazılarını Hristiyan düşüncesiyle Yunan ve Romalılardan gelen düşünceyi bir potada eritme çabasına girişti ve bu çabaları başarıyla sonuç buldu.
Böylelikle Avrupa tarafından pagan geçmiş diye hor görülen bu düşünceler kendine tekrar taraftar bulmaya başladı. Bu düşüncenin etkisiyle dikkatin merkezi Tanrıdan insana kaymaya başladı. Bu merkezin değişmesi o zaman ki Avrupa açısından yepyeni bir kavramın ortaya çıkmasına neden oldu.
Hümanizm…
Hümanizm
Rönesans yani yeniden doğuş dönemi hümanizm ile başlamış oldu.
Tabi ki Rönesans, Rönesans insanları olmadan gerçekleşemezdi. Rönesans insanını tarif etmek gerekirse birçok konuda uzman sayılabilecek yeterliliğe sahip insanlar olarak bir tarif verebiliriz.
Mesela Filippo Brunelleschi, perspektifin mucidi.
Filippo Brunelleschi kuyumcu, mimar, mühendis, heykeltıraş ve matematik konusunda uzman sayılırdı. Bu kadar çok konu ile yakından ilgilenince bizim Rönesans ’ı anlatma sebebimiz olan sanat için daha doğrusu Rönesans döneminde sanatın ilerleyişi için çok büyük bir etkiyi ortaya koydu.
Yatay bir çizgiyle başla bir ufuk noktası belirle ve bu noktada birleşen çizgiler ekle. Artık iki boyutlu bir yüzeye üç boyutlu gibi duran figürler tasvir edebilir ve bir sihir yaratabilirsin.
Evet Filippo Brunelleschi perspektifi icat etti!
Filippo Brunelleschi’nin Rönesans dönemine en büyük etkilerinden biri de bir kubbe.
Floransa Katedrali ’nin kubbesi.
Katedralin kubbesi o kadar farklıydı ki; Floransalılar onun bir çılgın olduğunu düşünüyorlardı. Brunelleschi dayanma kemeri kullanmadan inşa etti. Kubbeyi eski roma esintileri taşıyordu. Kubbe bittikten on altı yıl sonra eşsiz bir eser statüsüne erişti. Artık Brunelleschi bir çılgın olarak değil bir dahi olarak görülüyordu.
Donatello da bir Rönesans insanıydı. Donatello da tıpkı Brunelleschi gibi bir kuyumcuydu ama onun öne çıkan özelliği şüphesiz kuyumculuğu değil heykeltıraşlığıydı.
Donatello heykellerinde Roma ve Yunan sitilini kullandı. Donatello ’nun yaptığı Davut ’u temsil eden heykel serbest duran ilk bronzdan heykeldi. Kullandığı tekniklerle heykeli daha derin görünüme sahip olmasını sağladı.
Belki peşinden gelen Michelangelo olmasa Donatello için Rönesans çağının en büyük heykeltıraşı diyebilirdik. Fakat Michelangelo, Rönesans döneminde heykel sanatını öyle bir yere taşıdı ki onun sanatına yaklaşmak mümkün olmadı.
Michelangelo, Leonardo da Vinci ve Raffaello ’yu da yanına katarak dünyayı Yüksek Rönesans ’a taşıdı. Belki de dünya üzerinde ‘Rönesans İnsanı‘ tabirini Leonardo da Vinci’den daha fazla hak eden hiç kimse olmadı.
Leonardo da Vinci yetenekli bir ressam, heykeltıraş, bilim insanı hatta askeri mühendisti. Not defterlerini incelerseniz ne demek istediğimizi daha iyi anlarsınız.
Tabi Kuzey Rönesansını görmezden gelmemiz mümkün değil. İtalya ’nın kuzeyinde Alp Dağlarının ardındaki Hollanda, İtalya ’da yükselen bu Rönesans etkisinden nasibini alan ve sanat açısından İtalya ’ya en yakın olan ülke konumuna geldi.
Albrecht Dürer Hollanda Rönesans ’ının en önemli temsilciydi. İtalya ’da yaşanan Rönesans özelliklerinin yanı sıra Felemenklere özgü olan ayrıntıya özen gösterme gibi özelliklerde sanata dahil oldu.
Rönesans döneminde ortaya konan eserlerin bazılarını saymamız sanırım ne kadar büyük bir sanat çağının yaşandığı göstermesi için yeterli olacaktır.
İlginizi Çekebilir: Rönesans Sanatı Hakkında Doğru Bilinen Yanlışlar
Rönesans Döneminin Önemli Eserlerinden Örnekler
Giotto
- Lamentation (Ağıt)
Sandro Botticelli
- The Birth of Venus (Venüs’ün Doğuşu)
Uccello
- The Battle of San Romano (San Romano Savaşı)
Yüksek Rönesans olarak kabul edilebilecek dönem içinde ise ismine hepimizin bir şekilde aşina olduğu isimler yer alır.
Orta çağda heykel mimariye bağımlıdır. Fakat Rönesans döneminde, heykel mimariden bağımsız eserler olarak karşımıza çıkar. Rönesans döneminde heykelin ilk büyük temsilcileri Lorenzo Ghiberti ve Donatello ’dur.
Donatello
- Davut Heykeli (Bu heykel Eski Yunan ve Roma sanatından sonra yapılan ilk çıplak heykeldir.)
- Gattamelata Atlı Heykeli
Leonardo da Vinci
- Virgin Of The Rocks (Kayalıklar Bakiresi) – 1486
- The Last Supper (Son Akşam Yemeği) –1498
- La Gioconda (Mona Lisa) – 1506
Michelangelo
- Pietà ( Türkçe’de Merhamet anlamına gelen Pietà. Michelangelo’nun imzasını taşıyan tek eseridir.)
- Musa Heykeli
- Sistina Şapeli ’nin Tavan Freskleri
Raffaello Sanzio
- Stanza della Segnatura yaptığı duvar resimleri.( En ünlü eseri olan Atina Okulu bu salonun bir duvarını süsler.)
- Lo Sposalizio ( Meryem’in Evliliği)
Van Eyck
Tiziano
- Bacchus and Ariadne (Bacchus ve Ariadne)
İlginizi Çekebilir: Rönesans Dönemine Ait Bilmeniz Gereken Eserler
Rönesans Resim Sanatının En Temel özellikleri
Perspektifin Kullanılması
15 ‘ nci yüzyıldan itibaren resim sanatında üçüncü boyut perspektif anlayışı sayesinde uygulanmaya başlanır.
İki boyutlu donuk, hacimsiz resimlerin yerini üç boyutlu resimler alır. Resimlerde perspektifin uygulanması arka fonda manzara resimleri kullanılmasına imkan sağlamıştır.
Mekan Özellikleri
Orta çağ resminde, figürler özensiz gibi görünür ve belirsiz mekanlar içinde resmedilirdi.
Rönesans resmi ile birlikte mekanlar, gerçekçi ya da gerçek mekanlar haline gelmiştir. Doğa incelemeleri ve anatomi bilgisi işin içine girmiş bu sayede manzaralar resme girmeye başlamıştır.
Konu Özellikleri
Rönesans ’tan önce yani Orta çağda kilise egemenliğinde olan sanatta resim dini tanıtmada bir araç olarak kullanılıyordu.
Rönesans ’ta Eski Yunan ve Roma döneminde ortaya konmuş düşüncelerin tekrar canlanmasıyla birlikte düşünce sisteminde meydana gelen değişiklikle birlikte, sanatçılar resimlerinde görünen dünyaya ve tensel olarak insana yönelmiştir.
Sanatçı tam anlamıyla kilisenin etkisinden sıyrılamasa da nispeten özgür iradesini kullanarak, sanatın konusunu belirlemeye başlamıştır.
Kompozisyon Özellikleri
- Rönesans resminde, perspektif sayesinde farklı katmanlar oluşmuştur.
- Figürler eserlerde gruplar halinde yer almaya başlamıştır.
- Işık kullanımı açısından farklı denemeler yapılmıştır.
- Figürlerde insan için olması gereken yani ideal güzellik ön plandadır.
Renk Özellikleri
- Tuval resim sanatı için artık bir ana malzeme olmuştur.
- Orta çağ döneminde kullanılan donuk ve koyu renkler terk edilmeye başlanmış koyu renkler yerine, doğadan alınan gerçek renkler kullanılmaya çalışılmıştır.
- Yağlı boyanın ortaya çıkması renklendirmede farklı katmanların ortaya çıkmasını sağlamıştır.
Bir Eserin Rönesans Dönemine Ait Olduğunu Nasıl Anlarız?
Bir eserin (heykel, resim ya da yapının) Rönesans dönemine ait olduğunu nasıl anlarız sorusunun cevabına gelirsek.
İzlediğiniz sanat eserinde;
- Dinginlik
- Bir sonsuzluk hissi
- Nispeten durağanlık
- Sakin ve asil figürler
- Sizden ayrı duran size mesafeyle bakan figürler
- Resimdeki figürler veya heykeldeki ortaya konan figür ideal durumdaysa
- Doğrusal vücut şekilleri
varsa eğer o eser yüksek ihtimalle Rönesans dönemine ait bir eserdir.
Çok güzel bir açıklama olmuş ellerinize sağlık
Teşekkür ederim Ahmet Bey.
Çok iyi anlatım sade, anlaşılır. Yazının sonundaki teşekkür ise ayrı bir zariflik asil biz sizi alkışlıyoruz. Mona Lisa tablosunun eleştirisi vardi, Da Vinci ‘nin çağdaşı Giorgio Vasari, bu eleştiriyi bulmanız mümkün mü? Tek eleştiriymiş sanırım.
Öncelikle güzel yorumlarınız için teşekkür ederim. Evet Giorgio Vasari’nin Sanatçıların Hayat Hikayeleri kitabında öyle bir Mona Lisa tasviri var diye hatırlıyorum ama büyük ihtimalle Giorgio Vasari, Mona Lisa yı kendi gözüyle hiç görmedi. Duyumları üzerinden anlatıyor. Yine de bir kontrol edeceğim ilk fırsatta. Hürmetler.
Tesekkurler yanit icin.cevap gelince haberim olmadi tesadufen kontrol edeyim dedim ve gordum.boylelikle aklima geldi ; bir aplikasyon yapilamaz mi sitenizdeki verilerin yer aldigi online bir sistem,ustelik daha aktif olur gorusundeyim.nacizane bir fikir iste.
Paylaşım için çok teşekkür ederim, çok açıklayıcı ve besleyici bir anlatım olmuş.
Beğenmenize sevindim. Hürmetler.
Çok güzel olmuş teşekkürler.
Teşekkürler.